3.04.2010

Tecavüz ya da Haddi Aşmak


Tecavüz ya da Haddi Aşmak

MEHMET NATIK'IN İZLENİMLERİ

mehmetnatik1@gmail.com

Sadesuyatirit niyetine...

Bugün eskilerin anlattığı ve adalet mecrasından saptığında her dem tazeliğini koruyan bir darbı meseli gündeme alalım...

Hoşgörünüze sığınıyoruz...

Adaleti sağlamak için çırpınanları, sosyal statülerine bakmaksızın kamu vicdanını yaralamaktan kaçınanları, hukukun üstünlüğünü savunanları,Adaletten yana taraf olanları, tanırım iyi çocuktur telkini altında kalmayanları, yargıyı siyasallaştırmayanları, falan mahkeme bizden sözüne göre hareket etmeyenleri, suç işleyenleri makam ve mevkilerine bakmaksızın hakim önüne çıkarmaktan kaçınmayanları, "Suç vasıflarının değişme ihtimalinin bulunmaması, bir kısım şüphelilerin savcılıkça mahkemeye sevk edilmeden doğrudan bırakılmaları, bir kısım şüphelilerin mahkemeye sevk edildikten sonra hakimlikçe serbest bırakılması, şüphelilerin tutuksuz yargılanmalarının yargının amacına ulaşmasına engel oluşturmaması ve kuvvetli suç şüphesi olgusunun bulunmaması." gibi garip gerekçeleri öne sürmeyenleri, objektif kriterleri göz ardı etmeyenleri, adamına göre muamele yapmayanları ve dahi bilumum hakkaniyet kriterlerini göz önünde bulundurarak karar verenleri tenzih ediyoruz...

Eski zamanlarda genç bir delikanlı yol kenarında oturmuş içinde bulunduğu ruh halinin kendisini sürüklediği duruma göre iç çekerek, hıçkırarak ve dahi hüngür hüngür ağlıyormuş...

Bu durum haliyle gelip geçenlerin dikkatini çekiyormuş...

Birisi dayanamayıp halini sormuş: Delikanlı nedir seni bu şekilde ağlatan???

Derdini ifade etmiş delikanlı: Anam tecavüze uğradı... Benim elimden bir şey gelmiyor ve çaresizlik beni kahrediyor demiş...

Halini soran "Kolayı var evladım Kadıya gidip derdini anlatıp tecavüz edenden şikayetçi olsana demiş...

Delikanlı kafasını kaldırıp adamın gözlerinin içine bakmış ve derin bir iç çekmiş...

Anama tecavüz eden şikayet et dediğin derdini anlat dediğin kadının ta kendisi demiş...

Ne kadar zor bir durum değil mi???

Adalet???

Kızım senin gözünü neden bağlamışlardı???

Terazi ile kılıcı eline neden tutuşturmuşlardı???

Seni neden beyaz bir örtü içinde resmediyorlar???

Beyaz çok çabuk kirlenir...

Senin elbisen sana onu giydirenler tarafından kirletilirse temizlemek kimin nasibi olur???

Kirlenmek kararmak demektir...

Kararırsan inandırıcılığın kalır mı???

İnandırıcılığına darbe vuranlar ne yapmaya çalışıyorlar bir fikrin var mı???

Yoksa sen kuşatıldın da haberin mi yok???

Hiç yorum yok: