Lafı sözü hiç uzatmayalım.
Lafın ve sözün de bir haysiyeti var...
Bu haysiyete dokunmamak lazım...
Tayyib Bey bu ülkeye bir iyilik yapsa da gaf üstüne gaf yapan, sözünün nereye gittiğinin hesabını yapamayan, statükocu anlayışın dili zihnine mülkiye ve içişleri memurluğunun en köhne günlerinde kazınarak bu dille konuşan ve onu da beceremeyen, her konuştuğunda gerdanını kırmanın yanı sıra lafın ve sözün de belini kıran, ırkçı ve nefret kokan bir dili kullanmakta bir beis görmeyen, kendisine iltifat eden vatandaşa kaymakam baba tarzıyla hitap edip onu aşağılayan daha nice saymakla bitmeyecek potlarla eski bakan içişleri bürokrasisinden meslektaşı eski Aydın Mebusu sabık Kültür Bakanını bile aratan söylemlere sahip İçişlerine nezaret eden bakanını görevden alsa da millet de utançtan yerin dibine girmekten kurtulsa ve derin bir oh çekse...
Ak Partili yöneticiler bile artık zurnanın zırt dediği yere geldiler... En son beyanatıyla ilgili olarak baksanıza AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik bile, ''Sayın İçişleri Bakanımız İdris Naim Şahin'in dün bir televizyon programında Uludere ile ilgili yaptığı açıklamaların önemli bir bölümüne katılmıyorum. Orada hayatını kaybeden insanlarla ilgili elde herhangi bir delil yokken onları PKK'nın figüranları olarak nitelendirmek doğru olmamıştır'' demek zorunda kaldı.
Daha başka söze gerek var mı???????
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder